🐊 Rüyada Terk Edilmiş Ev Görmek
subR. Rüyada eski terk edilmiş ev görmek kuracağı ortaklıklar ve eline geçen fırsatlar sayesinde işyerinde çok iyi bir mevkiye geleceğine ve müjdeli haberler alacağına, rüya sahibi kadın ise uzun ve sağlıklı bir ömre sahip olacağına, sıkıntıların ve zorlukların sona ereceğine, kısmetinizin açılacağına, yakın zaman içinde çok hayırlı ve güzel olaylar ile karşılaşacağına, rahat bir hayata sahip olacağına alamettir. Yorumcuya göre rüyayı gören kimsenin yorgunluğun atılacağı ve yeni iş fikirleri ile dönüleceği bir tatile çıkılacağına, mutlu ve huzurlu bir hayata sahip olunacağına, bilge ve alim kimse haline geleceğine, sıkıntılarından kısa süre içinde kurtulacağına, çalışma hayatı içinde bilgi ve tecrübe sahibi olarak işlere liderlik edileceğine, sevdiği insanlardan birisinin vereceği destek sayesinde problemlerini teker teker çözeceğine ve çok büyük atılımlar yapmak için özgüven kazanacağına inanılmaktadır. Rüyada eski terk edilmiş ev görmek işinde terfi alıp kıdem atlayacağına, kardeşlerden biri ile bir yola gidileceğine, hayallerine kavuşacağına, mesleğinde başarı ve zafer elde edeceğine, yaşanan uykusuz gecelerin biteceğine, başarıların çoğalacağına alamet eder. Rüya tabiri ansiklopedisine göre rüya sahibi kişinin refah seviyesinin artmasına vesile olacak işlere gireceğine, olumlu şekilde etkileneceğine, atılan bir imza sayesinde çok iyi bir mevkiye terfi alınacağına, gönül ilişkisi yaşanan bir kişi ile dünyaevine girileceğine, hep iyi, vicdanlı ve merhametli kimselere denk geleceğine, yeni iş teklifleri alacağına delalet ettiğine inanılır. Rüyada eski terk edilmiş ev görmek yeni işlerin geleceğine, sorunların ve sıkıntıların ortadan kalkacağına ve tüm düşmanların ve çekemeyenlerin yenileceğine, sosyal hayatında bazı olumlu değişiklikler yaşanacağına, yeni tanışılacak bir kişinin yaşamına renk katacağına, işlerinin kısa zamanda açılacağına, sevdiği kişiler ile elbirliği yaparak daha büyük kazançlar elde edeceğine, her açıdan eski hayatından çok daha iyi bir duruma girip, bolluk ve bereket içinde yaşayacağına işaret eder. Rüya yorumu ansiklopedisine göre rüya sahibinin yeni adımlar atılıp yeni işlere girişileceğine, sorunların tatlıya bağlanacağına, bir ev alma konusunda kısa sürede önemli adımla atılacağına, eline geçen parayı işlerini büyütmek için harcayacağına, yaşamının lüks ve konfor içinde geçeceğine, yol yordam sorulan ve kendisinden de akıl danışılan kimse olacağına yorumlanır. Gönderdiğiniz Rüyanın Tabiri En Kısa Sürede Bu Sayfada Yayınlanacak. Sayfayı Hemen Kaydet Bu web sitesi, size en iyi deneyimi sunabilmek için çerezler kullanır. Daha fazla bilgi için Gizlilik Politikası
Rüyanın Özeti Rüyada terk edilmiş eski ev görmek çok hayırlı kişiler ile irtibata geçip işlerini büyüteceğine, epey zamandan beri hayalini kurduğu bir şeye kavuşacağına, aile hayatının ve uğradığı zararların düzeleceğine, yardım isteyen bir kişiye yardım edileceğine, doğruluktan ve hak yolundan ayrılmayacağına, âlim kişiler arasına gireceğine, sosyal hayat içinde tanıştığı ve kendisine uygun olduğunu düşündüğü bir kişi ile bir ilişkiye başlayacağına rivayet eder. Rüyanın Geniş Tabiri Rüyada terk edilmiş eski ev görmek çok iyi yerlere geleceğine ve sıkıntılarından ve sorunlarından kısa bir zaman içinde kurtulacağına, kavgaların ve tartışmaların ortadan kaldırılacağına, bilgi ve becerileri ile yanında çalışan kimselere ışık tutacağına, çok güzel ve hayırlı bir şekilde bir sorunun ortadan kaldırılması ile iş yerinde büyük bir ferahlık ve mutluluk yaşanacağına ve çok güzel ve huzurlu günlerin görüleceğine, çok hayırlı kişiler ile irtibata geçip işlerini büyüteceğine, yaşanan kötü olayların çözüme kavuşacağına rivayet eder. Rüya sözlüğü yorumcularına göre ailesinden alacağı desteğin kendisi için büyük bir şans olacağına, epey zamandan beri hayalini kurduğu bir şeye kavuşacağına, aile hayatının ve uğradığı zararların düzeleceğine, daha önce hiç olmadığı kadar başarılı olacağına, uzun zamandan beri hayalini kurduğu şeylere kavuşacağına, sağlık durumunun yakın bir zaman içinde sapasağlam olacağına, üstüne aldığı her işi layığıyla yerine getireceğine işarettir. Rüyada terk edilmiş eski ev görmek sıkıntıların tekrarlanmaması için çeşitli önlemler alınacağına, geçim derdi olmadan ve giderek daha da zenginleşen hayatından büyük bir memnuniyet duyacağına, çok kıskanılacak bir kişi olacağına, güçlü, sözü geçen, başkaları tarafından önemsenen biri haline geleceğine, yardım isteyen bir kişiye yardım edileceğine, kendisini moral olarak daha iyi hissedeceğine rivayet etmektedir. Rüya alimlerine göre doğruluktan ve hak yolundan ayrılmayacağına, eline geçen bütün fırsatların çok hayırlı bir şekilde kazanç sağlayacağına, yaşanan olumsuzlukların tersine etki göstererek kişiyi güçlükler karşısında daha dirayetli biri haline getireceğine, mutlu bir yuvaya sahip olacağına, beklentilerinin yerine geleceğine, sevinç ve mutluluk dolu günler yaşanacağına delalettir. Rüyada terk edilmiş eski ev görmek dünya mallarından yana hiçbir şeyde gözünün kalmayacağına, âlim kişiler arasına gireceğine, sıkıntıların ve üzüntülerin bir daha ortaya çıkmamak üzerek biteceğine, yaşanan tüm zorlukların avantaja dönüştürüleceğine, etraftaki insanların dertlerine de çare bulunacağına, yaşayacağınız maddi sıkıntıları hemen atlatacağınıza, hareketli ve hoş günler geçireceğine, sorunlarından ve sıkıntılarından yakın bir zamanda kurtulup ferahlığa çıkacağına alamet ettiğine inanılır. Rüya yorumu ansiklopedisine göre iyi huylu olması sayesinde herkes tarafından sevileceğine, sosyal hayat içinde tanıştığı ve kendisine uygun olduğunu düşündüğü bir kişi ile bir ilişkiye başlayacağına, cebinden parasının, hanesinden de rızkının eksik olmayacağına, akıl yolu ile çok sayıda problemi kısa sürede hallederek rahat bir nefes alacağına, aile kurma konusunda bazı kararlar alınacağına, sıkıntıların ve sorunların yakın bir zaman içinde sona ereceğine, yeni bir ilişki yaşanacağına işaret ettiğine inanılır. Genel anlamıyla Rüyada eski ev görmek iyiye ve güzel olana ulaşacağına, iş ve özel hayatının ilerleme göstereceğine, çok büyük bir çalışma temposu içine gireceğine, düşmanların işlerini bozmaya ve kişiye karşı kötü gözle bakanları ya da yanlış intibaya sahip olanları utandıracak güzel eylemler içinde olunacağına, kısa süre içinde karşılaşacağı sorunları kolay bir şekilde aşacağına, eline geçen kazancın bir kısmı ile muhtaç insanlara yardım edeceğine, haksızlık yapan insanlardan uzaklaşacağına alamet ettiği söylenir. Devamını Oku …
Rüyada terk edilmiş mahalle görmek sıkıntısız, dertsiz ve tasasız bir döneme girileceğine, işlerin açılacağına, projenin gerçekleştirileceğine, onlarla birlikte hareket edeceğine, elinde bulunan küçük bir miktar paranın eriyip gideceğine, edilen duaların kabul olacağına, büyük sıkıntılar yaşayacağına ve iş hayatı içindeki başarıların değerini yitireceğine, yaşamının da eskisi gibi kolaylıklarla geçmeyeceğine, yüzün güleceğine ve böylece moral bulacağına delalettir. Aşırı konuşkan olmanız mümkündür. Rüyada terk edilmiş mahalle görmek her işte kendisi kadar ailesinin de onayını alma ihtiyacı içinde olan rüya sahibinin izlediği yolun doğru olduğuna ve kar dolu işler sonrasında büyük taşınmazlar alacağına, iyi sonuçlanacağı düşünülen durumların tersine neticeleneceğine işaret eder. Rüyada terk edilmiş bir ev görmek borçlarını ödemediği için haciz problemleriyle karşılaşacağına, yasa dışı yollara meyli olması nedeniyle kendisi dışında sevdiklerinin hayatına da sıkıntı vereceğine, maddi durumunun düzeleceğine rivayet eder. Rüyada eski terk edilmiş ev görmek ortaklık kurulan bir kişi ile yeni çalışmalara imza atılacağına, sıkıntı yaratan bir kişinin haneden uzaklaştırılacağına yorulmaktadır. Rüyada terk edilmiş kasaba görmek ancak bu sefer herhangi bir sorun yaşanmayacağına, işlerin her zamankinden daha iyi bir şekilde ilerleyeceğine, gereksiz ve değersiz birinden yardım isteneceğine ancak bu kişinin herhangi bir yardımda bulunmayacağına yorulur. Rüyada terk edilmiş bebeği sahiplenmek ortaklıkların ve yapılan anlaşmaların tek taraflı olarak feshedileceğine, deyim yerindeyse geniş geniş yaşayacağına, hiçbir maddi zorluk çekmeyeceğine delalet eder. Rüyada terk edilmiş şehir görmek hayırlı bir iş için sevilen bir kişiden yardım istenmesine rağmen amaca ulaşılamayacağına, çok büyük bir proje ortaya koyacağına ve böylece uzun bir zamandan beri hayallerini kurduğu işi hayata geçireceğine rivayet eder. Rüyada terk edilmiş fabrika görmek ailesi ile arasındaki tartışmalar için kendisine akıl hocalığı yapılacağına, çok hayırlı işler yaparak büyük kazançlar elde edeceğine alamet etmektedir. Rüyada terk edilmiş dükkan görmek öleceği zaman kendisini yaşatacak güzellikte işler yapacağına, gün günden daha da kötüye gideceğine delalet eder. Paylaşılan Rüya Güzel Çıkar Bu web sitesi, size en iyi deneyimi sunabilmek için çerezler kullanır. Daha fazla bilgi için Gizlilik Politikası
Rüyanın Özeti Rüyada terk edilmiş ev görmek sorunlarından ve sıkıntılarından kısa süre içinde kurtulacağına, işlerinin bir daha bozulmamak üzere normale döneceğine, gittiği yerde çok iyi işler gerçekleştireceğine, pişmanlık duyulan hataların düzeltileceğine, yardım isteyen kişilere yardımcı olunacağına, kişinin yüzünün artık güleceğine alamettir. Rüyanın Geniş Tabiri Rüyada terk edilmiş ev görmek sorunlarından ve sıkıntılarından kısa süre içinde kurtulacağına, başarılarının devamı için kendisini sürekli yenileyeceğine, ticaret hayatında aranan özelliklerde kimselerden olacağına, sağlıklı ve hayırlı bir ömür geçireceğine, maddi olanaklarının tahmininden çok daha fazla artacağına, sayfiye bir yerde kafa dinleyip, kendisi ile baş başa kalacağına alamettir. Rüya açıklamasına göre sıkıntı getiren bir durumu düzelteceğine, işlerinin bir daha bozulmamak üzere normale döneceğine, işyerinde herkese eşit davranılacağına, işlerinin hiç beklemediği kadar kazanç getireceğine ve kariyerinde çok büyük sıçrama yapacağına, yakın arkadaşlardan biri ile tartışılacağına, bir kimseye karşı içinde hoşlanma veya aşk belirtileri oluşacağına tabir olunur. Rüyada terk edilmiş ev görmek eline geçen paranın bereketinin daim olacağına, gittiği yerde çok iyi işler gerçekleştireceğine, çok hayırlı bir şekilde ve emin adımlarla amacına ulaşacağına, ölmüş aile büyüklerinin ruhuna hayrat yapılacağına, planlarının istediği yönde ilerleyeceğine, başarılarının artacağına, çevresindeki kimselerin inançlarını tazeleyeceğine delalet eder. Rüyanın verdiği mesaja göre yetenekleri ile ön plana çıkacağına, hem geleceğinin güzel olacağına, hem de sağlığının ve neşesinin yerine geleceğine, baş ağrısına ve huzursuzluğa neden olan olayların son bulacağına, üzüldüğü konuların yakın bir zamanda düzeleceğine, pişmanlık duyulan hataların düzeltileceğine, hastalıklarının şifasını bulacağına alamet ettiğine inanılır. Rüyada terk edilmiş ev görmek hem yüklü miktarda para kazanacağına hem de çok daha üst kademelere geleceğine, yardım isteyen kişilere yardımcı olunacağına, bolluk içinde yaşanacağına, uzun zamandan beri beklenen bir iş kapısının açılacağına, bu sayede haddinden daha fazla süren işsizlik döneminin sona ereceğine, diplomalarının artacağına, sağlık ve şifa bulacağına, başarıya giden yollarına da hiçbir zaman engel çıkmayacağına yorulur. Rüya ilmine göre asık yüzlerin güleceğine ve fakir fukaranın doyacağına, ailesiyle saadet içinde yaşayacağına, iş arkadaşlarına seve seve bildiklerini aktaracağına, ömrünün sonuna kadar okumaya ve öğrenmeye olan hevesini kaybetmeyeceğine, kişinin yüzünün artık güleceğine, zor geçen bir dönemin sonuna geleceğine rivayet eder. Rüyada ev görmek kendi işinin başına geçeceğine, işlerinin yoluna gireceğine, dileklerinin ve dualarının da kabul olacağına, hayallerinin ardına düşerek, onları gerçekleştirmek için her türlü fırsatı kullanacağına, kendisini birçok parçaya bölünmekten kurtaracağına, eksikliklerini kapatıp, hatalarını telafi etme yoluna gideceğine, komşusunun eksiğini gidermek için ona malından ve parasından vereceğine, bununla da kalmayarak aynı zamanda güç vermek için hep yanında kalacağına işaret ettiği söylenir. Devamını Oku … Pages 1 2
Halvetiyiz biz erenler Nişansızlık nişanımız Soyumuz İbrâhim soyu Muhammed pirimiz bizim Ey aşıklar ey garipler Bu diyar hangi diyar Kerbeladir gam yüklüdür Kan gölüdür bu diyar Cemal yolu bulunur Allahı zikretmekle Resulullah bilinir Daim tevhit etmekle Aşık olan söz eylemez Aslına yalan söylemez Söz veripte geri dönmez Muhammede bak ibret al Söyledin özünde ara kendini Özünde gizlidir senin Muhammed Sözünde anlattın bize tevhidi Özünde gizlidir senin Muhammed Açılınca güller dalda Bülbüller ötüyor onda Hasan Hüseyinim gonca Kokulmuyor Muhammedsiz Cemalini seyredince Resulullah kim bilince Ehlibeyit söylenince Yanıyorum cemaline Güzel aşık cevrimizi Çekemezsin demedim mi Bu bir rıza lokmasıdır Yiyemezsin demedim mi Gel aşıklar gel arifler Gel Muhammedi bulalım Ey dost yolunda sadıklar Gel Muhammedi bulalım Previous Next Rüyada Eski Terk Edilmiş Ev Görmek Rüyada eski terk edilmiş ev görmek hayırlı ve iyi kişilerle karşılaşacağına, öz güven kazanacağına, sıkıntıların ve parasızlığın geride kalacağına, hayatının daha bir kolay ve güzel olacağına, aydınlığa çıkılacağına, cebinden parasının, birçok doktorun kontrol etmesinden ve birçok tedavi uygulandıktan sonra iyileşecek olan rüya sahibinin artık sağlığına çok dikkat edeceğine, tabir edilir. Ayrıca rüyada eski terk edilmiş ev görmek yaşadığı bu güzel olayları unutmayacağına, yönetici koltuğuna oturtulmaya layık görüleceğine bu sayede gelirinin de önemli oranda çoğalacağına, içinin hafifleyeceğine, tüm sıkıntılarından ve sorunlarından kurtulacağına, pek çok felaketten yara bere almadan ve sağ salim bir şekilde kurtulacağına, şansının ve kısmetinin kendisini hiç bırakmayacağına, yorumlanır. ters giden işlerin düzeleceğine ve ferahlığa çıkılacağına tabir edilir. çok güzel işler yaparak çok büyük paralar kazanılacağına delalet eder. yeni bir eğitim kurumuna girileceğine alamet eder. tam her şeyin bittiğini düşünüp yorulur. Dini olarak Rüyada eski terk edilmiş ev görmek tabiri Dini olarak rüyada eski terk edilmiş ev görmek onu üzen, şansının geri döneceğine, ilaç kullanılması gereken bir hastalıkla uğraşılacağına, sıkıntılarını ve yaşadığı problemleri bu sayede ortadan kaldıracağına, yapacağı atılımlar sayesinde çok büyük kazançlar elde edeceğine, çok büyük zorluklar atlatacağına, zarar gören insanlara yardım edeceğine, iş hayatında rahat edileceğine, yarı yolda kalmaktan korkulan bir işle muhatap olunacağına ve zararlı bir alışkanlıkla ilgili olarak verilecek tedavi kararından dönüleceğine, başın borçlularla belaya gireceğine, delalet eder. Psikolojik olarak Rüyada eski terk edilmiş ev görmek yorumu Psikolojik olarak rüyada eski terk edilmiş ev görmek eski huzurun yeniden sağlanacağına, yaptıkları şeylerden ötürü rüya sahibinin büyük maddi ve manevi zararlara uğrayacağına, tüm maddi ve manevi sorunların ereceğine ve aile hayatında çok güzel günler yaşanacağına, mal kaybına uğrayacağına, hayatında kötü günler yaşanacağına ve bir çıkmazın içine düşeceğine, yepyeni bir çalışma ortaya koyacağına, büyük sıkıntılar ve üzüntüler yaşanacağına ve sağlık sorunları ile uğraşılan bir döneme girileceğine, bolluk içinde bir hayat yaşanacağına, işaret Eski görmekRüyada eski bir sey veya yeninin eskidigini görmek hayir KONULARDA RÜYA TABİRLERİ ESERLERİMİZ SON EKLENENLER GÜNÜN AYETİ Ey iman edenler! Sabrederek ve namaz kılarak Allah’tan yardım dileyin. Şüphe yok ki, Allah sabredenlerle beraberdir.BAKARA- 153 ÖZLÜ SÖZLER Ezeli ervahta nur-u Muhammedi ile beraber olmaya halvetilik denir. Adem "ben hata yaptım beni bağışla " dedi, İblis ise" beni sen azdırdın" dedi ya sen!... sen ne diyorsun? Edep, söz dinlemek ve gönle sahip olmaktır. Güzelliğin zekatı iffet ve edeptir. Hz. Ali Zeynel Abidin oğlu Muhammed Bakır'a "Ey oğul, fasıklarla cimrilerle yalancılarla sıla-i rahimi terk edenlerle arkadaşlık etme." diye buyurmuştur. Kemalatın bir ölçüsü de halden şikayet etmemektir. En güzel keramet gönlü masivadan arındırmaktır. Alem-i Berzah insanın kendisidir. Zahir ve batının karşılığı aşk-ı sübhandır. Mutaşabih ayetler ledünidir. Ölüm ve cehennem korkusu Hak'ka dost olmayanlar içindir. Şartlanmalardan ve önyargılardan arınmadan kimse masum olamaz. Uzlaşmak için bahane arayan düşman zıtlaşmak için bahane arayan dosttan daha iyidir. Baki hakikatler fani merkezli inşa edilemez. Her zorluğun çözümü sevgidir. Allah var gayrı yok sevgi var dert yok. Allah de ötesini bırak. Sorunları erteleyen ve örten değil çözüm üretip sorunları çözen olmalıyız. Kişinin irfanı kemalatı nispetinde şeytanı da nefsinin şiddetinde olur. Kötü huylardan kurtulmanın en keskin yolu ilahi aşka yanmaktır. Mücevherden sarraf olan anlar, başkası bilemez. Ne fark eder kör için elmas da bir, cam da bir. Eğer sana bakan kör ise sakın sen kendini cam sanma.Mevlana Kendini oldum ve doğru zannedenler kendileri gibi düşünmeyenlerden rahatsız olurlar. Eflatun'a dediler ki "Ne kadar çok çalışıyorsun". O da dedi ki "hayır ben sevdiğim işi yapıyorum" Allah kuluna sevdirdiği her işi kuluna kolaylaştırır. Kurtuluş hidayete tabi olanlar içindir. Selam olsun hidayete tabi olanlara. Tevhid-i Ef-al meratibi ihvanın kendi gerçeğine seyir haritasıdır. Kişi ilk önce kendisinin arifi olacak ki Rabbinin arifi olabilsin. İnanmak başka şey, teslim ve tabii olmak başka şeydir. Kalıcı dostluklar edinin. İhvan gibi yaşa, gerisine karışma. Mutlu insan başkalarının mutluluğu için yaşayandır. İslam dini istişare esaslıdır. Allah için affet, Allah için paylaş. İhvanlığını işine göre değil, işini ihvanlığına göre ayarlayacaksın. Kul, iradesini Allah’a teslim edendir. Hakk'ı hatırladığımız unuttuğumuzdan fazla olsun. "Olacağım" diyene engel yok, "olmayacağım" diyene bahane çok. Ben merkezli değil, biz merkezli olun. Dervişçe yaşamak, tevhitçe yaşamaktır. Yaptığınızı azimle yapın, hırs ile yapmayın. Kullukta devamlılık esastır. Önce emin insan olmalıyız. Derviş, halinden belli olmalıdır. Beşeriyet kemalâtın hammaddesidir. Mükemmeliyet istikamette daim olmaktır. İnsanın cismi arza, ruhaniyeti semaya mensuptur. Yaradılış farziyetimiz hakkı bilmektir. Hakk'ı tanımanın ön şartı Resulûllah’ı tanımaktır. İnsanın sırrında Allah’ın sonsuzluğu vardır. Kulluğa bahane yok değer üreteceksiniz. Şikayet, Mevla’ya hürmetsizliktir. Kulluk adına yapmadıklarımıza hiçbir bahane geçerli olmayacak. Bu âleme kavga için gelmedik. Telkin öncelikle bizim nefsimize olmalıdır. İnsan, Allah’ın sırrı Allah da insanın sırrıdır. Varlığımızın sebebi zuhuru, Cenab-ı Resulûllah’tır. Kullukta teslimiyet “Rağmen” olmalıdır. Kazası olmayan tek şey hayatımızdır. Sevgi dışındaki bütün hallerde zorluk vardır. Nefsinde mevsimi hazan olanın, gönül mevsimi bahar, Ahireti bayram olur. Hayat yaşamak, yaşamaksa sevmektir. En güzel keramet istikamet üzere olmaktır. Kişinin Rabbini tanıması için kendini tanıması lazım. Hakk’ı ancak Mirat-ı Muhammet’ten görebiliriz. İnsanı Hakk’ta sonsuzlaştıran ve yaşatan, sevgidir. Sevgi bütün yaratılanların varoluş mayasıdır. Sevgisiz olan her mekân ve mahâl mundardır. Sevgi Allah için yanmak ve olmaktır. Allah’ın ve Resulullah’ın sevgisi ile yanmayan gönül hamdır, ahlâttır. Hakikat ehlinin sermayesi aşk-ı sübhandır. Talepte kararlılık, kararlılıkta da sabır esastır. Sabır, sadrın genişliği kadardır. Sadır genişliği ise; kabulümüz, sevgimiz kadardır. Kamil insan demek;Bütün duygularda,düşüncede ruhta olgunlaşmış insan demektir., Dervişân, Mürşidinin eşiğinde sadık olduğu sürece, farkında olsa da olmasa da tekamül halindedir. Kim ki Allah’ı ciddiye almaz ise; Allah o kimseyi ciddiye almaz. Hakkı görmeyen gözler amadır. Gayret olmadan kişinin ulaşacağı hiçbir âliyet olamaz. Kendi gerçeğimize yol bulmak için arz üzerinde var olan bütün mevcudiyetten istifade edeceğiz. Bu fırsat âleminin bir tekrarı daha yoktur. Hiçbir oluşum kendi halinde, kendi başına müstakil değildir. İhvan isek bir iddianın sahibiyiz demektir. İhvanın kemâlâtı, olgunluğu, karşılaşmış olduğu olumsuz tecellilere verdiği tepkilerle ölçülür. Kişi muhatabı ve müdahili olmadığı hiçbir meselenin şahidi olamaz. Herkes kazanımlarını kayıplarını tespit etsin ki şuurlu bir hayat yaşayabilsin. Birebir uyarılar insanı daha çok uyandırır. Bütün canlılara dostça yakın olmalıyız. Tekâmül için her anı yeniden yaşamak , her anın yeniden talibi olmak zorundayız. Gayret etmeyen kişiden Kâmil insan olmaz. Ehl-i talip bu Kâinatın özelidir, özetidir. Kul, hizmeti kadardır. Kul, sevgisi kadardır, Kul hoş görebildiği kadardır. Kul feragat edebildiği kadardır. Kul paylaşabildiği kadardır. Ehl-i ihvan’ın sevgisi Rabbi’nin sevgisi, meşguliyeti Rabbi’nin meşguliyeti olmalıdır. Her an Rabbi ile meşgul olanın, muhatabı Rabbi olur. Güzel bakmalı, güzel konuşmalı, güzel dinlemeliyiz. Hayırları geciktirdiğimiz zaman şerre dönüşür. Şerleri geciktirdiğimiz zaman hayra dönüşür. İhvanın irşad olmasının ön şartı teslimiyattır. İlmen yâkinlik; bilmek ve kabul etmektir. İhvan telkin edileni yaşadıktan sonra Hakkel yâkina ulaşır. Kul, Rabbini ne kadar ciddiye alırsa, Rabbi’de onu o kadar ciddiye alır. Rahman’ın sevgilisi olmak gönlü cenab-ı Resulullah’a yönetmek ve tabi olmakla orantılıdır. İhvan, kendi özünde kâmil duruşa ulaşırsa, onda bir değil de nice esmanın açılımı, nice sıfatın inkişaf ve izhariyeti yaşanacaktır. Dünkü gibi konuşan, dünkü gibi anlayan, dünkü gibi yaşayanın anı ve akibeti hüsrandır. Ehli gönül olan, ,Resulullah’a ve Ehli Beyt’egönül veren Ehl-i İhvan’ın seyr-i sülüğü nefis merkezli akıl ile değil gönül merkezli akıl iledir. İhvan, hayırda ve şerde damlayı derya mesafesinde görecek kadar Rabbini önemseyen olmalıdır. Hakka vuslat, ancak aşk- sübhân ile olur. Aşığın, sevgisinin sancısıyla uykularının kaçması lazım ki, orada aşktan söz edilebilsin. Hayatla zıtlaşan değil hayatla uzlaşan olmalıyız. Eğer kişi yarışacaksa hayırda yarışsın selâmda, yarışsın, paylaşmada hoş görüde affetmede yarışsın. Kişi tercihinin neticesini yaşar. İnsan, sevebildiği kadar, değer üretebildiği kadar insandır. İhvan, arif olmalı ve gönlünü bütün olumsuzluklardan arındırmalıdır. Herkes yaptıklarının neticesini yaşayacak. Biz kulluğumuzu her gün yeniden yenilemeliyiz. Üstünlük ancak takva ile sevgi iledir. Allah hiçbir zaman abes ile iştigal etmez. Her işte bizim için hikmet ve hayır vardır. Ehl-i ihvan hiçbir zaman olumsuzluk adına hesap yapmamalıdır. Herkesin şeytanı, Cebrail’i, Mikail’i, İsrafil’i ve Azrail’i kendisiyle beraberdir. Ehl-i ihvan demek arif olan, Hakk'a eren demektir. Sevginin tezahürü ibadettir. Eğer inanıyor, iman ediyor, seviyorsanız, yap denileni yapacak ve aksatmayacaksınız. Sevenin ne gecesi ne gündüzü ne yorgunluğu ne bahanesi ne de mazereti olur. Karşılaştığımız zorlukların tamamı tekâmül için ikrarımızı ispat içindir. Bu âlem teşbih, tespit, tenzih, takdis ve şahadet âlemidir. İnsanın Hak katında kadri, kıymeti sevgisi kadardır. İnsan, yaşadığı zorluklar aşabildiği engeller kadar insandır. Hiç zorluk, acı çekmeden, uğraş ve çaba sarf etmeden kimsenin başarıya ulaştığı görülmemiştir. Hepimiz Allah’ın Resulûllah’ın ve Ehlibeyt’in aşkından muhabbetinden istifade edip Hakk’ta bakileşebilecek yetilere sahibiz. İnsan, asliyeti kendisine unutturulmuş varlıktır. Müsemmâ ehli olan için, isimler değişşe de asliyet değişmez. Hiçbir güzelliği kendimize mal etmeden, bütün güzellikleri Rabbimizden bilmeliyiz. Herkesin imtihanı iddiası kadar olur. Yani iddiası büyük olanın, imtihanı da büyük olur. Kâinat, insan için, insana hizmet için halk edilmiştir. Hayatın tamamı, kulluğun ve dostluğun talimidir. Kişi bilgisinde değil yaşantısında kâmil insan olur. Bizim yaşadıklarımız; tercihlerimizin, taleplerimizin ve dualarımızın neticesidir. Mezheplerin farklı olması, dünya iklimlerinin, ırkların ve kültürlerin farklı olmasındandır. İrfan mekteplerinin temelde aynı, detaylarda farklı farklı olması insanların, meşreplerinin farklı farklı olmasındandır. Kimi takva ile kimi zikrullah ile, kimi hizmet ile, kimi de ibadet ile Hak rızasına ulaşmak ve kâmil insan olmak arzusundadır. Din adına zıtlaşmalar, taraflaşmalar ve tefrikalar çıkarmak Rahman’ın ve Kuran’ın reddettiği duruşlardır. Elin eksiğiyle uğraşan, kendi eksiğini hiçbir zaman göremez. Biz bu âleme eksik tespit zabıtalığına gönderilmedik. Âşık; mâşûkunu hususiyetle geceleyin, en çok yalnızlık halindeyken düşünür. Geceleri ve seher vakti çok özeldir. Dostluğun ilk şartı sevmektir. Fakat çıkarsız beklentisiz sevmektir. Dost olmak, dostun her türlü yüküne katlanmaktır. Bizim için yaşamak bir gündür, o da bugündür. Kulluk adına yapmamız gereken ne varsa sabırla ve ihlâsla yapmalıyız. Hak katında gıdalanmanın birinci esası, âdab-ı Muhammediye ve hakıkati Mahmudiye ile kıyam durmaktır. Biz eyvallah tacını, sensin’ tacını başımızdan, hiçlik hırkasını da eğnimizden hiçbir zaman çıkartmayacağız. Bir damlanın hiçliğe ulaşması, onun deryaya düşmesiyle olur. Bize ulaşan her tecellinin, Mevlâ'dan olduğunun bilincinde olalım ve rıza gösterelim. Sakın tecellilerden kahreden, kederlenen olmayalım. Tecellilerden şikayetçi olmak, kulun Rabbine olan saygısızlığıdır. İhvan, hangi tecelli içinde olursa olsun, mutlaka güzel düşünmeli ve güzel değerlendirmelidir. Edep ve âdap dışında nefes almayalım. Biz, Cenâb-ı Resûlullah’ın vitrini olmalıyız. Bütün nimetler ve âliyetler, gayret ve hizmet iledir. Biz hangi hali yaşıyorsak bizim için hayırdır ve hikmetlidir. Hikmete tabi olanlar hikmet ehli olurlar. "Senin için Ya Rabbi" zevkiyle hayatı yaşayalım. Huzur, ancak tevhid ile aşk ile sevgi ile Allah’a ve Resûlun’e yönelmek iledir. Güzel ahlâk ve sevgi insanlığın omurgasıdır. Her gününü son gün, her namazını son namaz, her muhabbetini son muhabbet gibi kabul eden kişinin yaşantısı Ehl-i ihvanca olur. Büyük laf etmemeye sahibi olalım. Ehl-i Beyt olmak, hem nesebi hem de mezhebidir. Ehl-i Beyt, Kur’an’ın ete kemiğe bürünmüş halidir. Yaptığımız her şey kulluğumuzu ispat edercesine olmalıdır. Halkı memnun etmek için Hakk'ı incitmeyelim. Kemalat, hissedilen ilk nefesten son nefese kadar sadece Allah ve Resûl’u için say ve gayret etmektir. Tevhid-i Ef-al hakikatin zübdesi, tevhidin nüvesidir. Kullukta edebi olmayanın Hak’ta izzet bulması mümkün olamaz. Hikmetleri seyretmenin tek şartı, tecellilere karşı sabırlı olmaktır. Kişi yaşamış olduğu imtihanları aşabildiği kadar tekâmül etmiş olur. Aslında bize zor gelen tecelliler, bizim için ikramdır. Kulluğun esasında yap denileni yapıp sonucuna da razı olmak vardır. Bütün kâinat, kişinin kendi hakikatine misaldir. Öncelediğimiz Allah ve Resûl’u olmalı. Ertelediğimiz ise nefsimizin arzu ve istekleri olmalıdır.. Dervişi tekâmül ettirecek olan iştiyakı, kendine olan telkini, ve gayretindeki kararlılığıdır. Her günü yaşamak, her günü diğer günden farklı bir alana taşımak için biz bugünün talebesiyiz. Hatasını kabul edip hatasından dönen kul hayırlı kuldur. Hedefi olmayanın istikameti de olmaz. İhvan ne dünle ne de yarınla zaman kaybedecek sadece anını ve gününü değerlendirecek. İhvanlık, halde örnek olmaktır. Aile yaşantımızla, tecellilere olan tepkilerimizle, kişilerle olan ünsiyetimizle, her halimizle hele hele de ibadete olan düşkünlüğümüzle fark edilmeliyiz. Cenab-ı Resûlullah’ın tezahür etmediği hiçbir mekân, Hak katında şerefli olamaz. İbadet etmenin hoşnutluğunu yaşarken bu hoşnutluğu, ibadet etmeyenlere karşı bir üstünlük saymadan fail Allah'tır zevkiyle yaşamalıyız. Kıyas, şeytani sıfatlardandır. Karşımızda gördüğümüz eksikliği önce kendimizde tetkik etmeliyiz. Hiç kimse kendi gerçeğine olan seyrine mürşitsiz yol bulamaz. Baki olabilmenin, sonsuzluğa ulaşabilmenin tek şartı; Hak ile Hak olmak Hak’ta ölüp Hak’ta dirilmektir. Hayata ders veren değil de hayattan ders alan talip olmalıyız. Anlayan ve öğrenen olmalıyız. Anladığını genişleten, hayatına uyarlayan olmalıyız. Tasavvuf önce şeriat-ı Muhammediye ile hakikat-ı Mahmûdiye ile hikmetler talim edilir. Bir meselenin görevlisi olmak ayrı şeydir, gönüllüsü olmak ayrı şeydir. Ehl-i ihvanla konuşularak halledilmeyecek hiçbir mesele olmamalıdır. Hak dostları bir araya geldikleri zaman bakışmaları bile muhabbettir. İhvanlığın dört ana esası vardır; ihlas, şecaat, cesaret ve cömertliktir. Hayatın tamamında, her adımda, her bir nefeste; bir tuzak, bir imtihan vardır. Gönül, Rahman ile coşarsa; kişi karşılaştığı her türlü tecelliye sabır ve tefekkür ile mukavemet gösterir. İhvan, ne Dünya ne de ahiret beklentisi olmaksızın kulluğunu fi-sebilillah yaşamalıdır. Kur’ân'ı öğrenmeye, okumaya, okutmaya, anlamaya ve yaşamaya çalışalım. İslam, yap denileni yapmak; yapma denilenden uzak durmaktır. Kulluğunu yarına erteleyenin Allah sevgisi yeterli değildir. Tekâmül etmek için sürekli gayret halinde olmalıyız. İnsana olan sevgisizlik Allah’a olan sevgisizliktir. Allah’a vuslat ancak Aşk-ı sübhan ile olur. Hak’ta bâki olabilmek için kayıtsız şartsız teslim olmalıyız. Dilimizde zikrullah ile gönlümüzde her daim muhabbetullah ile inşa olmaya çalışmalıyız. Şeriatın ihlâl olduğu yerde hakikat olmaz. Her türlü tecelliden istifade edecek kadar arif,hiçbir zorluktan yılmayacak kadar da dirayetli olalım. Arif olan baktığı her zerreden, karşılaştığı her tecelliden kendisine istikamet arar. Ehl-i ihvan hatasında ve günahında ısrar etmeyen ve tövbesinde aceleci davranandır. Âşık maşukundan gelen cefalardan haz duymazsa gerçek aşık olamaz. Kendisindeki gayrilikten arınan insan için dışarıda ve içeride gayri olan hiçbir şey kalmaz. Kişinin samimiyeti, sadakati ve sevgisi ona istikamet verir. Bizden istenilen öncelikle safiyet, samimiyet ve sadakattir. Ehl-i ihvan öyle bir kristalize olacak, safiyet kazanacak, kendi benliğinden öyle bir sıyrılıp latifleşecek, şeffaflaşacak, kendine ait bir renk zan düşünce ve duygu kalmayacak ki Allah’ın boyasıyla boyansın yani Resûlullah’ın haliyle hallenmiş olsun. Gayret, kulluğun esasıdır. Biz bildiklerimizle amel edelim. Bilmediklerimiz, bize bildirilecektir. Her Ehl-i ihvan bulunduğu cemiyette fark edilmelidir. Bizim sabrımıza, bize kötülük yapanların şahitlik etmesi lazım. Asli maksadımız, nefsimizi ve Rabbimizi tanımaktır. Gayret etmeyen kişiden kâmil insan olmaz. İhvan, kendi hakikatine seyri sülük ederken hem dünyasını hem de ukbâsını saadete erdirmiş olur. Muhabbetimiz Resûlullah’ın ve Ehl-i Beyt’in muhabbeti, davamız Hak davası olsun. Eğer insan Rahman’ın aynası olacaksa yansıtıcılığının çok net,arı ve duru olması lazımdır. Eğer bir olumsuzlukla, zorlukla karşılaşıyorsak, bu bizim olumsuzluluğumuzdandır. Arz ve semada her ne olursa insan ile ilişkilidir. Sözümüzün ilk müşterisi kendi kulağımız olmalıdır. İslâm şahitlik ile başlar, şuhut ile yaşanır. Ve yine şahitlik ile kemal bulur. Hangi başarı vardır ki uğraşsız gayretsiz ve gönülsüz zuhura gelsin. Aşığın ölümü Hakk’ta vuslat, sonsuzluğa uyanmak ve sonsuzluğu yaşamak olur. Artık etrafımızla ve kendimizle olan kavgamızı bitirip, sevgiyle nefes almanın gayretinde olmalıyız. Kişinin kararlılığı tecellilere gösterdiği mukavemeti kadardır. Aşık hep maşukundan söz etsinler, hep ondan konuşsunlar ister; zaten gayrı şeyler aşığı rahatsız eder. Kişi mutmain olmadıkça kulluğunda, dostluğunda hep hüsrandadır. Cemal aşıkları için gayri olan her şey haramdır. Zikrin esası namazdır, muhabbetullahdır. İhvan, hayatın tamamında Rahman’ın iradesi altında yaşamaya dikkat ve özen göstermelidir. Her şeye rağmen seveceğiz Her şeye rağmen hizmette gayretli olacağız Kulluk, içinde Rabbi'nden başkasını bulundurmayan, gayrilerden boşalmış hiçlik makamıdır. Hayatın ve kulluğun emanetçisi olduğumuzu, bu emaneti taşımamız ve ehline teslim etmemiz gerektiğini hatırdan çıkartmamalıyız. Hayatı hep Hakkça yaşamanın gayretinde olmalıyız. Hayat, bizi kullukta belirli bir kıvama taşımak içindir. Kendine gafil olan, Allah’a arif olamaz. Her varlık Hakk'tandır ve Hak ile kaimdir. Bütün masivalardan arınmak, “ölmezden önce ölmek” Hak’ta ebed olmak; olağanüstü bir azim ve gayret ister. Kişinin kararlılığı, cesareti, azmi ve sevgisi bir arada tekmil olursa; kişinin önünde aşamayacağı engel ve mâni olmaz. Talibin âli ve en yüce değerlere ulaşabilmesi, Allah ve Resûlu’ne olan muhabbeti, sevgisi ile orantılıdır. Hedefimiz ve gayemiz, bugün tevhid noktasında Allah’ı Resulullah’ı ve Ehl-i Beyt’i dünden daha farklı idrak etmek ve yaşamaktır. Tevhid adına bize yapılan teklifatın tamamını yaşamak, bizi kendimize döndürmek ve kendi hakikatimizle tanıştırmak içindir. Tevhid meratiplerindeki yaşam talimlerinin tamamı, bizi kendi ruh derinliğimizdeki iç potansiyelimizden istifade ettirmek adınadır. İhvanın bilip, yapmak isteyip de yapamamasının sebebi kendisinde yetersiz olan kararlılığı, gayreti ve talebidir. Cenab-ı Resûlullah’ın tezahür etmediği hiçbir mekân, mükerrem ve münevver olamaz. Hiç kimse kendi gerçeğine olan seyrinde mürşitsiz yol kat edemez. Kulluk adına yaşanılacak ne kadar âli değerler varsa, bunların tamamı ancak mürşid-i kâmilin nezaretinde ve refakatinde yaşanılabilir. Bâki olabilmenin, sonsuzluğa ulaşabilmenin tek şartı; Hak ile Hak olmak, Hakk’ta ölüp Hakk’ta dirilmektir. Yaşadığımız ne tür olumsuzluk olursa olsun, bizim hedefimize olan iştiyâkımızı arttırmalıdır. Her türlü olumluluk ve olumsuzluktan istifade eden olalım. Ehl-i ihvan hiçbir zaman olumsuzluk adına hesap yapmamalıdır. İhvan, kendisini yargılayan, kendisini öz eleştiriye açık tutan ve kendini kemâle taşıyan olmalıdır. İhvan, ancak telkin edilen hikmetli sözleri, hadisleri ve ayetleri yaşantısına uyarlayarak gayretinde istikamet bulabilir. Kim hidayeti dilerse hidayete ulaşacak; kim hidayete ulaşmak istemezse Rahmân da ona hidayet etmeyecek. İnancı olmayanın istikameti olmaz. İnsan-ı asli Allah’ın aynasıdır. Nurun olduğu yerde zulüm, dinin olduğu yerde kin, sevginin olduğu yerde nefret olmaz. Ehl-i ihvan demek arif olan gerçeklere eren demektir. Herkes tercihinden yönelişinden meyil ve rızasından sorumludur. Nimete ulaşmak için mutlaka hizmete talip olmalıyız. İhvan düşünmekle, keşfetmekle ve gayret ile kemâlat bulur. “Rabbim” diyen için zaten zorluk yoktur. Hedefi olmayanın istikameti de olmaz. İslam, aslen teslim olmak ve selamet bulmaktır. NAMAZ VAKİTLERİ
rüyada terk edilmiş ev görmek